Kedi Gençlik Hastalığı

Karakter kısıtlı olunca mesaj ikiye bölünmüş olacak ama devam edelim...
Durumun çok ciddi olduğunu hatta gençlik hastalığına yakalanmış olduğunu anladım fakat veterinere götürmeye karar verdim. Dedim ya, Gemlik küçük yer. Toplam 3 tane veteriner var. Evimizin en yakınındakine gittik,durumu anlatmaya başlayınca veterinerimizin yüzü düştü,eldivenlerini takıp muayene etti fakat üzgün bir sesle bu sıralar ilçede korkunç bir gençlik hastalığı salgını olduğunu, yavrunun da maalesef son evreye geldiğini söyledi. Aklıma gelmişken belirtilerden bir tanesi de kediyi sevmeye çalıştığınızda canı yanmış gibi tepki veriyorlar. Ayaklarını karnına çekip oturuyorlar.
Veterinerimiz kızım üzülmesin diye ölecek demedi fakat gözgöze geldiğimizde maalesef der gibi başını iki yana salladı. Ama biz pes ettik mi? Hayır tabii ki de! Önerebileceği ilaç olup olmadığını sorduğumda sırf kızım mutlu olsun diye bebek vitamini verebilirsiniz dedi. Eve döndük. Moraller sıfır ama savaşacağımız için birbirimize söz vermiştik. Eve döndüğümüzde yavru tekrar kustu fakat bu kez kusmuğun sarıya dönmüştü. Durum giderek kötüleşiyordu. Evde vitamin aradık fakat bulamadık. Kızım komşularda çocuğu olanlara sormak için çıktığında yavru tekrar kumuna gitmek istedi,bu kez kaka yapmaya çalıştı ve ishal olduğunu görünce durumun ölümcül olduğunu tekrar bize kanıtladı. Bunu da aklınızın bir köşesinde tutun. Eğer kediniz ishalse, yine endişe edin. Ne demiştik? Tecrübe :)

Yavruyu bu şekilde görünce hemen her evde buluna ecza dolabını açtım. Elime Oroflor adında,küçük şaseler haricinde, çocuklar ishal olduğunda alınmış fakat artmış, dolaba atılmış bir gıda takviyesi geçti. Probiyotik içerikli ishal önleyici bir şey işte. İshal olduğu için sütü direkt beslenme listemizden çıkardık haliyle. Onun yerine yoğurt çektik şırıngaya. Zorla besledik,biraz da su içirip yatırdık. Yatırdık dediysem kızım yatağında bir yer açtı,battaniyesini üzerine attı. Uykuya daldılar. Gece yavru kalkıp tekrar kusmuş, biz tekrar yoğurt,oroflor birazda yaş mamanın suyunu yine enjektörle içirdik. Bu arada kızım komşulardan yarım kalmış,adını hatırlamadığım bebek vitamini bulmuş. Onu da zoraki içirdik. Sabah kalktığımızda durumda bir değişiklik yoktu. Fakat kusma da yoktu. Tekrar zoraki besledik. Camın önüne güneşe yatırdık. Tekrar tekrar zoraki besleyerek 3 günün sonunda yavruyu kurtardık :) Önce ishali kesildi, sonra kusmalar bitti, en sonda yavru kendiliğinden yemeye başladı ve hayata tekrar merhaba :)
Şu sıralar kendisi yemek yiyor, oyunlar oynuyor fakat çabuk yoruluyor ama oynuyor. Arada depresif hali oluyor ama bu halleri giderek azalıyor. Sonuçta yavru kedilerde %1 bile kurtulma şansı olmayan bir hastalığı yenmek üzere. Veterinerimiz halen daha nekehat döneminde olduğunu, dikkat edilmesi gerektiğini salık veriyor. Bağışıklık sistemi çöktüğü için gözünde hafif bir konjuktivit vakası başlıyordu ki hemen evde bulunan Gentavet-G damlayla müdahale ettik. İlerlemeden gerilemeye başladı bile o da.

Başlarda dediğim gibi umudunuzu kaybetmeyin.
En önemli şeyi en sona yazma gereği hissettim ki; Ona sevginizi verin. Tıpkı insan gibi onunla konuşun,umut verin. İyileşince ona nasıl mamalar alacağınızı anlatın mesela. Sakın onun yanında ağlamayın. En önemli şey sevgi... Sonrasında basit 2 ilaç yazdım işte.
Naçizane belki birinin işine yarar, bir can daha kurtulur.
Bu arada yavrunun adı Leblebi. Baba Ankara kedisi, anne rengarenk bi ev kedisi. Kafasında ve kuyruğunda tekir parçacıkları var. İlanlarımda görebilirsiniz ona yuva arıyoruz. Zira evde beslediğimiz kuşlara çok kötü kafayı takmış durumda. Eşimin söylediğine göre saatlerce kafesteki kuşlarımızı seyrediyormuş.
Kızım,gözlerinde şeytanı gördüm bu gün dedi :)

Kedisini yeni kaybetmiş biri olarak sizi canı gönülden tebrik ediyorum , ilginiz sevginiz sayesinde bir canı kurtarmissiniz bizde çok savastik ama maglesef savaşı kaybettik:( inşallah leblebi ömrü boyunca hiç hastalık yuzu görmez ve inşallah yeni yuvasında sizin gösterdiğiniz ilgiyi, şefkati bulur çok mutlu oldum :)

Kurtulmasina o kadar cok sevindim ki anlatamam sizlere :) cok buyuk bir basari gercekten ve sizi cani gonulden tebrik ediyorum :)

İyi dilekleriniz için teşekkürler...
Kedinizi kaybetmenize çok üzüldüm fakat bizim hikayemiz belki birilerine umut olur.
Hatta sorunun başlığını bile özellikle devrik kullandık ki google aramalarında çıksın,belki birilerinin işine yarar.
Yoksa yazıyı okuduğunuzda yazdığım ilaçlar,ilaç bile değil gıda takviyesi olarak gözüküyor.
Düz mantık düşünüp uygulamaya geçtik.
Kızım onu kucağından hiç düşürmedi, birlikte uyudular, ona hikayeler anlattı.
Eşim, enjektör elinde zoraki bir şeyler yedirdi. Yoğurdu burnuna sıvadı ki mecburen yalamak zorunda kaldı :)
Ama evdeki durumumuz vehameti koruyor. Son durumumuz budur. (biraz gülümsemek isterseniz linke tıklayın,pişman olmayacaksınız :)))

https://i.hizliresim.com/vJALdv.jpg

Ilanın url sini atarmisiniz :)

Bu çok farklı bir hikaye bu pes etmemw hikayesi inşallah once onun gönlüne sonra sizin gonlunuze gore bır yuvası olur iyi ki varsınız :))

Peki şu an yavru Nasıl

Url atmayı bilmiyorum desem :)
profilimde görünüyor sanıyordum.
İlana ekledim fakat buraya da yazayım. Gençlik Hastalığı o kadar illet bir şey ki evde başka hayvanı olmayan birine sahiplendirmek istiyoruz. Zira min. 1 ay bulaşıcılığını koruyor.

https://sosyal.petlebi.com/yuva-ariyor/64137-beyaz-leblebi-evini-ariyor

Url yapıştırmayı bu kadar becerebildik :)
İlan sayfamız Beyaz leblebi yuva arıyor diye başlıyor. Bu arada leblebimizin resmini atmamız lazım onu da beceremedik. İlan sayfamızda efsane fotoğraflar var. Görür görmez kanınız ısınacak eminiz.
Hatta biraz daha abartayım. Siz onu yatağına koysanız bile o çaktırmadan gece yanınıza gelip koynunuza yatacak. Sabah alarm çaldığında yüzünüze patisiyle dokunup uyandıracak. Bunun garantisini veriyırum çünkü kızımda bizzat bu şekilde uyguluyor :)

Bu hikayeyi okudum, yıllar olmuş ama açıkçası bu anlatılan olaydaki kedinin gençlik hastalığına yakalandığını düşünmüyorum. Sonuçta veteriner test yapmamış. Test yapmadan da gençlik hastalığını ayırt etmek mümkün değil. Bu hastalıkla karşılaştım pek çok kedimde. Küçük yavrular olsun, kocaman oğullarım olsun.... Kurtulan olmadı. Öyle yoğurt ver vitamin ver iyileşsin diye bir şey yok. Bir kere kedinin dişleri dökülmeye başlıyor. Hayvanın dişleri tek tek elinize geliyor. Burnu sürekli akıyor sildikçe daha da akıyor. Kedi kan kusmaya başlıyor. Buz gibi oluyor kansızlık yüzünden Birkaç gün o şekilde sürünüyor. Sonunda felç geliyor bacakları tutmaz oluyor. Kedi acı acı bağırıyor En son da kör oluyor. Burdaki kedide nerde son evre? İshal olan yavruda ilk olarak iç parazitten şüphelenilir. Bizim evde o hastalığın adı bile yasak. Öyle korkuyorum ki. Umarım o hastalıkla kimse karşılaşmaz.