Vefat Eden Kedinin Acısına Nasıl Dayanılır

3 gündür ağlıyorum. Nefes alamıyorum. İşimi yapamıyorum.

Canim oğlum 17 sene öperken bile canı yanmasın diye itina ettiğim oğlum son 4 ay çok acı çekti. Allah böbrek hastalığının belasını versin .
Ona yasarken severken hep sen haketmedigim cennette de arkadaşım ol derdim . Inanin ölmek ve ona kavuşmayı isterim .
Anlayamadığım konu şu ; 17 sene çok güzel anılarımız oldu . Bunların hiçbiri aklıma gelmiyor . Çokça vicdan azabı ile yaşıyorum.


Ornegin böbrek hastasi iken ona ilaçlarını vermek için zorla kasik ile yemek yedirmek .
Bana defalarca artık verme diye yalvarircasina bakıyordu. Ama ben belki işe yarar diye onu besiyordum . Her verdiğim yemekte belki içine bıçak saplanıyordu . Kaçmak istediginde izin yermiyor azda olsa yemegi almasını sagliyordum .
Onun için bir ağrı kesici bulamadım okadar veterinere sormamama ragmen bulamadım. En azından cani acimasin çok istiyordum .
Ve kedim giderken , ölüm meleğini hiç hali olmamasına rağmen izlediğine gördüğüne şahit oldum .
Ben bilime ve gerçekçiliğe , gördüğüm şeylere inanırım ama buna gormedigim şeye şahit oldum , buna kimileri bilimsel bir açıklama getirebilir ama hayır öyle değildi.
Kedim can verirken çok acı çekti, masum melek gibi bir çocuk son anlarında bu azabı cekiyorsa vay bizim halimize .


Dışarı hava almaya çıkıyorum olmuyor .
Onun hasta iken üzerinde yattığı herseyi attım acı çektiğini hatırlamamak için. Ayagindan evin heryerine dağılan minik kum taneleri ni gördükçe içim yanıyor heryeri temizliyorum ama birsey karşıma çıkıyor


Diğer kedimi sevmek istiyorum sevemiyorum
Piskologa gitmek istiyorum anlayacağını sanmıyorum.
Youtube , netflix izlediğim günlerden dakikalardan nefret ediyorum . Keske Onunla daha konuşsaydım. Hastayken ona bakarken bazen çok yoruluyordum , bu yorgunluk hissettiğim için bile vicdan azabı çekiyorum.
Bu acı bu duygu nasıl gider bilemiyorum. Bunu ancak yasayan biri anlatabilir bana nasıl geçecek

3 CEVAP

leocev
leocev

4

Öncelikle başınız sağolsun hikayenizi okurken kendi kaybım aklıma geldi ve size yazmak istedim.
2023 temmuzunda kaybettim bende canım oğluşumu. inanılmaz vicdan azaplarıyla pişmanlıklarla geçirdim yas sürecini. mama yemeği bıraktığı için mamasını toz haline getirip sulandırıp veriyordum çorbalar almıştım ama veremeden kaybettim bir sabah aniden.
o kadar acı çekti ki ben veterinere götürene kadar hala gözümün önüne gelince çok çok kötü oluyorum.
o vermediğim çorbaya bile aylarca pişman oldum neden alır almaz vermedim dedim. neden normal ev yemeği tavuk vs vermedim dedim. en azından sevdiği bişeyler yeseydi eziyet ettim çocuğa. salak gibi kuru mamayı blenderlayıp sulandırıp verdim yesin diye peşinde dolandım. bunların öncesinde ise tatil nedeniyle iki hafta gitmiştim arkadaşlarım gelip günlük bakmışlardı tabi mamayı yemeyi azalltığı farkedilmediğinden inanılmaz zayıflamıştı. Ve bundan sonra o yememe süreci hızla devam etti. veteriner de bişey demedi evet blenderdan toz yapın dedi. halbuki yaşı vardı 16-17 yaşındaydı bırakın istediğini yesin deseydi gönlümce beslerdim kendim cesaret edemedim.
kayıpla nasıl başa çıktım, çıkamadım önce. evde duramadım aylarca ağlamalarım bitmedi ama size de tavsiyem bu yas sürecinden kaçmamanız onun için yapmadıklarınız veya pişmanlıklardan ziyade onun için yaptıklarınıza odaklanmanız yoksa diğer türlüsü insanı kemiriyor. bana son olarak kardeşim tekrar kedi sahiplen dedi direnç koydum önce tekrar bu kadar bağlanmak istemiyorum dedim ama sonra şuanki oğluşumla tanışınca direncim kırıldı. ama başlarda onu severken bile oğluma ihanet ediyormuşum gibi geldiğinden sevmedim sadece bakımını yaptım. sonra iki çocuklu bir arkadaşım bana ikinci çocuk gelmeden önce bende böyle düşünüyordum ama insanın sevgisi bölünmüyormuş kalbi büyüyormuş dedi. ben de kalbimde apayrı bir köşeyi canım oğluma ayırdım asla özlemim azalmadı ama pişmanlıklarımı ve vicdan azaplarımı her hortlama zamanı susturdum.
bunu tek başına yapmak zor çevrem beni bu konuda teskin etti ona bebek gibi baktığımı, güzel bir hayat yaşadığını söyledikçe bende içimdeki sesi susturabildim.
siz de umarım çevrenizden destek görür en azından vicdan azabınızı dindirebilirsiniz. güzel çocuğunuz acısız ve huzurlu şuan öyle düşünün siz de iyi olun.

aslihan_e
aslihan_e

136839

Anlattığınız şeyleri birebir defalarca yaşadım, böbrek değil de başka hastalıktı belki ama onlar da sonunda böbreğe de vuruyor zaten. İlaç içirirken zorla mama yedirirken o halleri gözümün önünden gitmiyor. Kendimi suçluyorum hep. Son üç kedim kaldı, onlar da vefat edince asla başka kedi köpek bakmayacağım. En sevdiğim kedilerim gitti zaten, şuan belki bir kızıma yanarım en çok. Kabuslarıma giriyorlar, onları gördüğümde tekrar aynı şeyleri yaşayacağız diyorum rüyalarımda, gördüğüme sevinemiyorum bile. Daha bu gece kabusumda son kaybettiğim kedim yine hastaydı. Benim hayatım mahvoldu. Ben de onlar gibi acı çekerek ölürüm diye umut ediyorum, ancak o şekilde adil olurmuş gibi bu hayat. Allah size sabır versin, hayvanlara önem veren, sizi çok iyi anlayan bir terapist bulmanız gerekli, aksi halde yardımcı olmaları zor. Başınız sağolsun. Sadece sürekli kendinize kedim şuan çok iyi deyin, artık acısı bitti, kedim şuan acı çekmiyor. İnanın fiziksel acılar dindikten sonra hiç yaşanmamış gibi olur, vaktiyle acıdan ölecek hallere geldiğim için, bir süre sürünerek yaşadığım için biliyorum, şimdi hepsi geçmişte kaldı. Kediniz de şuan çok huzurlu, geride kalan siz acı çekmeyi hak etmiyorsunuz, kedilerimiz de bunu asla istemezler. Siz kendi doktorunuz olmak zorundasınız, kendinizi iyileştirmeye çalışın. Aklınıza geldiği an kedim şu an çok iyi diyeceksiniz, hayır bunu düşünmemeliyim diyeceksiniz, hemen başka bir mevzu düşünün, aksi halde psikolojiniz iyice gider, başlangıçta çok zor ama zamanla azalmaya başlayacak, asla geçmez ama şimdiki gibi olmaz.

Snsgzm
Snsgzm

10380

Başınız sağolsun, kaybınız için inanın çok üzgünüm. Bu durumlarda ne yazık ki keşke demenin sonu gelmiyor. İnanın en iyi şekilde baktınız, bildiğiniz ve yapabildikleriniz içinde en iyisini yaptınız. Kediniz 40 yıl yaşasaydı yine keşkeler olacaktı. Zamanı geri döndürüp işleri yoluna koymaya çalışıyoruz çünkü, her kayıpta ben bunu yaşarım, yaşandığını da görüyorum. Ne büyük şans, sokaklarda 5 yıl ancak yaşayacak bir canı 17 yıl yaşatmışsınız. Vicdan azabı çekmenizi gerektirecek hiçbir şey yok, size çok güzel anılar bıraktı, ona çok güzel bir hayat verdiniz. Böyle insanların hatrına dönüyor artık dünya. Gücünüz yettiğinde, biraz toparladığınızda yeni bir cana yuva olmanız da size iyi gelecektir. Tekrar başınız sağolsun

Soruya cevap yazabilmek için üye girişi yapmalısınız.

Üye Ol Giriş Yap