arkadaşlar son zamanlarda barf diyetinin nekadar sağlıklı olduğunu çok duyar oldum .iyi mama fiyatlarıda arttıkça artıyor .bende barfı araştırmak istiyorum .bana yardımcı olurmusunuz.bildiğiniz iyi bir site varsa link atarmısınız.?
Çok zahmetli bi olay ya
Çok mutlu oldum şu an. Ben yardımcı olmayı isterim.
Dikkat edin insan bilmediğinin düşmanıdır .sırf barfı merak etmek bile suç sayılır bazılarının indinde :)
yardım ederseniz çok sevinirim :)
BARF ( Biologically Appropriate Raw Food ) Diet:,Yani Türkçe karşılığıyla kemik ve çiğ gıda diyeti anlamında bir kısaltmadır.Açılımından da anlaşıldığı üzere
kemik ve çiğ gıdalar kullanılarak hazırlanan bir diyettir.
Bazı ekollere göre bazı özel hastalıklarda çiğ gıda önerilmektedir. .(Epileptik bir köpeğin çiğ etle beslenmesinin daha olumlu sonuçlar doğurması gibi.)Son zamanlarda bütün dünya bu konuyu hararetle tartışmaktadır.Çiğ gıda ile beslenme; hayvanın enerji seviyesini yükseltme prensibine dayanmaktadır.İşin bilimselliğine gelince;Homeopati bilimi bu durumu desteklerken geleneksel tıp bu durumu yadsımaktadır.Her ikisinin de haklı olduğu noktalar mevcuttur.Hijyenik çiğ etle beslenen köpeklerin kondüsyonlarının daha iyi olduğu gözlenmiştir.Ancak hijyenik olmayan çiğ gıdalarla beslenen köpeklerde çok ciddi hastalıklar görülmüştür.
Benim kişisel görüşüm ;
Bu tip beslenme rejimini en azından ülkemiz koşullarında hiç uygun olmadığı yönündedir.-Bundan birkaç yıl önce Hürriyet Gazetesinden Ümit Çetin’le Ankara ve çevresini kapsayan bir "Et Dosyası "hazırlamıştık.Buradan biliyorum ki tükettiğimiz etlerin ne yazık ki hiçbiri hijyenik değil.Hijyenik koşullarda kesilmiyor.Dere kenarlarında kesilenden tutun da pis arabalarda taşınanlara kadar aklınızın alamayacağı pislikler. Bunlar sabahın çok erken saatlerinde oluyor bu yüzden sizler göremiyorsunuz.
Kemik , çok çabuk bozulabilen ve içerisinde kısa sürede mikropların üreyebileceği bir maddedir.
Etler çiğ olarak tüketildiklerinde insanlara da bulaşabilen ve bazı durumlarda öldürücü olabilecek paraziter ve enfeksiyöz hastalıkların bulaşmasına neden olurlar.
Diğer çiğ gıdalar da paraziter hastalıkların bulaşmasına neden olabilirler.
Selam ve sevgilerimle.
Dr.Gürbüz Ertürk
Veteriner Doğum &Jinekoloji Uzm.
Köpek Eğitim Uzmanı
Kedi ve köpeklerin kuru mama yerine taze sebze, meyve, çiğ et, sakatat ve kemikle beslenmesi gerektiği esasına dayanan "Barf diyeti" son 2-3 yıldır Amerika ve Avrupa’da giderek yaygınlaşıyor. İngilizce açılımı Bone And Raw Food, Türkçe anlamı ise kemik ve çiğ besin olan Barf, yurtdışında öyle yaygın ki evlere servis yapan özel firmalar bile kurulmuş durumda. Türkiye’de de internet aracılığıyla duyulmaya başlayan bu beslenme türü hayvan severlerin ilgisini çekmeye başladı.
DAHA BESLEYİCİ
Barf diyetinin hayvan sağlığına etkileri konusunda uzmanlar genelde olumlu yaklaşıyor.Hayvanın ömrünü uzatıyor, bağışıklığı arttırıyor. Konserve ya da kuru mamalar, bir dönem sonra hayvanda birikim yapıyor. Çünkü hepsinde çok miktarda katkı maddesi var." Çiğ besin tüketimi üzerine kurulu olan Barf diyetiyle ilgili hayvan sahiplerinin tek dikkat etmesi gereken noktanın hayvanların parazit tedavilerinin daha sıklaştırılması.Çiğ besinlerin hayvana hiçbir zararı yok. Bu bilimsel olarak da kanıtlanmış durumda. Ayrıca hayvana çiğ et verilince saldırgan olur gibi şeyler de tamamen batıl inanç. Hayvanlar da çok severek yiyorlar. Hepsi taze olduğu için daha aromatik oluyor. Pişmediği için besleyiciliği daha iyi oluyor. Mesela kemik, kaynattığınız zaman hem besleyiciliğini yitiriyor, hem de sertleşip mide bağırsak mukozasını çizebiliyor.
BARF DİYETİ BESİN KAYNAKLARI
Yağlar:
Ayçiçek Yağı
Balık Yağı
Zeytin Yağı
Tohum Yağları
Kalsiyum Kaynakları:
Kemik
Yumurta Kabuğu
Protein Kaynakları:
Çiğ tavuk-hindi
Çiğ dana-koyun
Haftada bir sakatat
Çiğ balık
Süt, yoğurt,yumurta
Vitamin-Mineral Kaynakları:
Sebzeler; mevsim sebzeleri
-Sarımsak: Enfeksiyona karşı antibiyotik görevi yapar.
İç ve dış parazitlere karşı korur.
Solucan oluşumunu engeller
Kanser oluşumunu önler
(25kp için günde bir diş)
-Elma Sirkesi: Midedeki asit oranını dengeler.
Sindirime ve besin emilimine yardımcı olur.
Mide gazını önler, bağırsak kokusunu azaltır.
İdrar yolları enfeksiyonunu önler
(30kg için bir sofra kaşığı)
Kullanmayı tercih ettiğiniz sebze ve meyveleri mutlaka püre haline getiriniz.
Bu hayvanın sindirim sistemi için şarttır.
Ispanak, prokoli ve havuç mutlaka kullanın.
Bunlara mevsim sebzeleri de ekleyebilirsiniz.
Normal kiloda yetişkin bir Cocker’ın 1 günlük Barf yemek reçetesi
3- 4 adet tavuk kanadı ya da 5-7 adet tavuk boynu ya da 1 adet hindi boynu.
Eşit miktarda brokoli, ıspanak ve havuçtan hazırlanmış 2 tas sebze püresi. (küçük bir diş sarımsak, 1 ya da 2 çay kaşığı balık, zeytin ya da ayçiçek yağı ve sirke sebze karışımına eklenir.)
Yemekten en az 2 saat önce ya da sonra küçük bir muz, elma, şeftali, bir avuç böğürtlen gibi meyveler verilebilir.
Tavuk ya da hindi eti yerine hafta bir kez parçalara ayrılmış dana yüreği, dana böbrek ya da dana ciğeri, haftada 2 gün 2-3 dana pirzola kullanılabilir.
Zaman zaman et yerine yoğurt ve peynir verilebilir.
Köpeğinize ödül bisküvileri yerine havuç, elma ya da muz verin.
YAYGIN ve PRATIK BARF UYGULAMALARI
Bütün besinlerin doğal haliyle, çiğ olarak hazırlandığı, kemik, et, sebze, meyve, yumurta ve süt ürünlerinden oluşan bir beslenme sistemidir.
Köpeğinizin günlük toplam besin ihtiyacı, ideal vucut ağırlığının % 2-5’i oranındadır. Zayıflaması istenen köpeklerde bu oran % 2’ye düşürülür. Enerjik köpeklerde %5’e kadar çıkarılabilir. Bir yaşına kadar "puppy" kabul edilen köpekler, vücut ağırlıklarının % 10’u kadar bir oranda günlük besin alabilirler. BARF sisteminde, aynen doğada olduğu gibi, tüm oranlar göz kararıdır. Köpeğinizi sık sık gözlemlemelisiniz ve gıda oranlarını ayarlamalısınız. İdeal kiloda olan bir köpeğin, vücudunun yan kısımlarını sıvazladığınızda, elinizle kaburga kemiklerini hissedebiliyor olmanız gerekmektedir.
Genel bir ortalama olarak, kopeğinizin uzun vadede alması gereken besinlerin oranları şöyledir :
% 50 RMB (Raw Meaty Bones) – Çiğ etli kemikler ( tavuk, hindi, koyun kemikleri )
% 20 Lop et (çiğ dana, koyun, balik, tavuk, hindi eti)
% 5-10 sakatat (Çiğ ciğer, kalp, taslik- tavuk, hindi, koyun, dana)
% 20-25 çiğ sebze + meyve + yumurta + yoğurt + süt + peynir
Tavsiye edilen vitaminler ve katkı maddeleri :
Büyük köpekler için gün aşırı balıkyağı ve E-vit hapları
Zorunlu olmamakla birlikte haftada 2-3 defa B-vitamini ve C-vitamini
Haftada bir kez, 1’er tatlı kaşığı doğal elma sirkesi, bal ve doğal pekmez (faydalıdır, ancak zorunlu değildir)
PRATİK GÜNLÜK TARİFLER :
Sabahları vaktinizin sınırlı olacağını düşünerek, köpeğinize sadece etli kemik vermenizi öneriyoruz. Türkiye koşullarında, en bol ve ucuz kemik, tavuk çorbalık sırt/boyun/but/kanat dır. Örnek : 30 kg ağırlığında bir köpeğin, günlük ortalama % 3 besin ihtiyacı düşünülerek, toplamda 900 gr kadar gıda alması istenir. Dolayısıyla, sabah öğününde 450 gr çiğ etli kemik yiyebilir. – Aksamları, köpeğimizin lop et ve sebze+meyve ihtiyacını söyle karşılayabilirsiniz. Gene 30 kg ağırlığında bir köpeği örnek alırsak, besin çeşitliliğini sağlayabilmek için kırmızı et kullanarak, 200 gr çiğ dana kıyma içine, 200 gr püre haline getirilmiş birkaç çeşit çiğ sebze karıştırabiliriz. Ayrıca bu karışıma, kalan 50 gr gıda ihtiyacını karşılayacak şekilde, haftada 2-3 defa çiğ yumurta (kabukları da kalsiyum açısından faydalıdır), yoğurt / süt / tuzsuz lor peyniri ekleyebiliriz. Olanaklarımız elverdiğince, lop et verdiğimiz öğünlerde balık ve sakatat kullanabiliriz. Balık temizlenmiş olmak kaydıyla, kafası ve kılçığı ile birlikte çiğ olarak verilebilir. Sakatat sevmeyen köpeklerde, sabah verilen kemiklerin iç organları içeren parçalar (tavuk sırt / göğüs kemiği, ciğer ve kalbiyle birlikte) olmasına dikkat edersek, ayrıca sakatat verme ihtiyacı kalmaz. Sebze ve meyvelerden, mevsimine göre elimizin altında bulunan hemen hemen her şeyi köpeğimize verebiliriz.
Ancak birkaç sakıncalı sebze vardır : Soğangiller(pırasa vs), patlıcan, domates ve patatesin alerjik reaksiyonlara sebep olduğu görülmüştür. Ispanağın fazlası da demir eksikliğine yol açabilir. Ayrıca elma, kayısı, ayva çekirdekleri zararlıdır.
Baslarken :
Uzun süre kuru mama ile beslenmiş bir köpeğin BARF’a geçişte, ishal vb rahatsızlıkları olabileceğini düşünerek, besin çeşitliliğini yavaş yavaş arttıracağız. Yani ilk hafta bütün öğünlerde, sadece çiğ etli tavuk kemiği vereceğiz. Daha sonra, her öğünde yeni bir gıda ekleyerek, tam listeye ulaşacağız. Ayrıca, sindirim sisteminin tamamen farklı çalışacağını göz önüne alarak, yeni sisteme geçmeden önce bir öğünü atlayarak, mide ve barsaklarda kalmış kuru mamanın tamamen sindirilmiş olmasına olanak tanıyacağız. Çiğ besinlerin mideden barsaklara geçişi 4-5 saatte tamamlanırken, bu süre kuru mamada 10-12 saati bulmaktadır.
Ön Hazırlıklar:
Öncelikle güvenilir bir kasap yada tavukçu bulmanız gerekmektedir. Etlerin taze ve ekonomik olduğundan emin olduktan sonra, birkaç haftalık ihtiyacınızı toplu olarak alabilirsiniz. Et ve kemikleri, öğün miktarlarına uygun olarak mutfak terazisinde tarttıktan sonra, küçük poşetlere koyarak deep-freeze’de stoklayabilirsiniz. Bundan sonra yapılacak tek şey, bir sonraki öğünü buzluktan çıkartmak olacaktır. Etli kemikler, oda sıcaklığında 10-12 saatte çözülmektedir. Eğer etleri önceden buzluktan çıkartmayı unutursanız, sakın mikrodalga fırın kullanmayın, kemikleri pişirebilir. Sıcak suda bekleterek etleri çözebilirsiniz. Biraz buzlu vermenizin de bir sakıncası yoktur. Köpekler, BARF’a ilk başlanılan öğünlerde, uzun yıllar boyunca en ulaşılmaz gıda olarak gördükleri kemikleri, mama kabında gördüklerinde oldukça heyecanlanabilirler, ya da tam tersine, yemeği reddedebilirler. Yemek istemiyorsa, küçük parçaları elinizle kopartıp O’na yardımcı olabilirsiniz. Eğer, fazla heyecanlanıp, kemikleri bütün bütün yutmaya kalkıyorsa, kasap satırı ile büyük kemikleri birkaç yerinden (2-3 cm boyunda) kırabilirsiniz. Daha sonra çiğneyerek yemeye alışacaklardır. Bütün yuttukları kemikleri sindiremeyip kusabilirler. Bu, alışma döneminde, oldukça sık rastlanılan bir problemdir. Sebze + meyve püresini de, önceden büyük miktarda hazırlayıp öğünlük paketler halinde dondurmak mümkündür. Ancak, küçük boy bir blender da, her akşam birkaç çeşit sebzeyi taze olarak hazırlamak da zahmetli değildir. Köpeğimize rutin olarak 3 ayda bir verdiğimiz iç-parazit haplarını, tedbir olarak 2 ayda bir uygulamamız, veterinerler tarafından önerilmektedir. Burada anlatılanlar, başlangıçta biraz karmaşık görünse de, ilk öğünün tavuklarını verdikten sonra siz de kendinize artık BARF’cı diyebilirsiniz.
RAW Diyetine Giriş
Bu yazı Türkiye’nin ilk ve tek Çiğ Beslenme grubuna aittir. Bu yazının arkasında kişisel araştırmalar, tecrübeler, Dünya çapında tanınmış holistik veterinerlerin , Etobur Kedi ve Köpek beslenme uzmanlarının (Canine Nutritionists) tavsiyeleri yatmaktadır.
Öncelikle RAW ve BARF iki farklı terim olarak karşımıza çıksa da bu yazıda RAW sadece et, kemik, ciğer ve sakatat karışımından hazırlanmış öğünleri, BARF ise Dr. Ian Billinghurst’un litaretüre soktuğu 80% et, kemik, ciğer sakatat 15-20% sebze karışımını ifade etmektedir.
Gene de beslenme uzmanlarının da önerdiği gibi etobuların sebzelerden hepçiller kadar faydalanamadığını dolayısıyla sebzeyi en fazla 20%lerde hatta mümkünse ek besin gibi verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bu yazının amacında karbonhidrat içeren hiç bir pirinç, bakliyat veya sebze (patates vs) söz konusu değildir ve olmayacaktır.
İLK DEFA BAŞLAYACAKLAR
Çiğ beslenmeye ilk defa başlayacakların öncelikle grubun dosyalar kısmındaki RMB hesaplama excelinden köpeğin doğum tarihini ve ağırlığını girerek günlük ne kadar beslenmesi gerektiğini hesaplaması gerekmektedir. Eğer excele ulaşamıyorsanız aşağıdaki tablodan köpeğinizin yetişkin ağırlığına göre günlük toplam ne kadar besin alması gerektiğini görebilirsiniz;
Yavru köpeklerde yukarıdaki miktarlar, yetişkin ağırlığına göre verilmelidir.
Kuru mama veya ev yapımı diyetten çiğ beslenme diyetine geçerken iki farklı method izleyebilirsiniz;
2.Yerine koyarak geçme metodu : Kuru mama veya ev yapımı diyet her gün azaltılarak ve çiğ miktar arttırılarak bir haftada geçiş.
Hassas mideye veya bağırsak sistemine sahip köpeklerde bir haftadan daha uzun geçiş yapmak gerekebilir.
Gene de hangi method tercih edilirse edilsin geçişten önce ara ara ödül olarak çiğ besinler verilmesi ve köpeğinizin tepkisini takip etmeniz sizin faydanıza olacaktır. Ayrıca geçişten önce bir hafta verilen probiyotik takviyesi (örneğin çiğ keçi sütü kefir) geçiş sürecini kolaylaştıracaktır.
İlk 3 hafta daha yavan ve sindirimi kolay olan tavuk göğüs, hindi göğüs veya işlenmemiş kirli (yeşil) işkembe ile başlanır. Buradaki amaç kuru mama ile beslenirken mide asitleri PH 4-5 seviyesinde olan köpeğin kemikli ete geçişi için mide asitlerinin PH 1-2 seviyesine (asidik forma) dönüşmesini sağlamaktır.
İkinci hafta mümkünse aynı proteinin kemikli eti eklenir. Mümkün mertebe ilk seferde daha yumuşak olan tavuk sırt gibi bir kemik ile başlanmalıdır.
Üçüncü hafta yukarıdaki oranlara uymak şartıyla ciğer ve sakatat eklenir.
Dördüncü hafta başında yeni protein (örneğin dana eti) azar azar arttırılarak dördüncü haftanın sonuna kadar arttırılır. Bu şekilde yeni proteinler çiğ şekilde diyete eklenir.
Yeni başlayan köpeklerin ilk 6ayında sabah midenin boş olduğu öğünlerinin sindirimi daha kolay öğunlerden oluşması midenin hidroklorik asit üreterek mide duvarına zarar vermesini önleyecektir, 2. Öğunde sindirimi daha zor olan kemikli et, balık, taşlık, dil gibi öğünler verilmesi başta kusma, gastrit gibi mide rahatsızlıklarının önüne geçecektir.
Ulaşabileceğiniz, ekonominizin yettiği beyaz ve kırmızı etler verildikten sonra, balık ve en son yumurta diyete eklenmelidir. Böylece yavaş giderek köpeğinizin mide asitlerini en kolay sindirilenden en zora doğru alıştırmış olursunuz hem de otomatik eliminasyon diyeti yaparak köpeğinizin neye alerjisi olduğunu anlamış olursunuz
Soruya cevap yazabilmek için üye girişi yapmalısınız.
Uzmanlardan ve diğer üyelerden faydalı cevaplar almak için:
Yeni Soru Sor