Merhaba herkese, geçen Ekim ayında kedim soğuk algınlığı olmuştu veteriner hava akışında kaldığı için olmuş olabilir dedi birde mevsim geçişiydi, şuanda haftada bir gün kedimi kapalı bir odaya koyup havalandırıyorum sizin kedileriniz hava akışından etkileniyor mu?
Yok maşallahları var etkilenmiyorlar, kapalı balkonda bir cam açık şekilde durup camdan bakıyorlar, hatta orda uyuyorlar bile bazen, sadece biraz üşümüş oluyorlar içeri geldiklerinde. Ama sizin kediniz hassas demek ki, şu anki yönteminizi uygulayabilirsiniz, ya da camları karşılıklı açmayın, önce evin bir cephesindeki camları açın, onları kapatınca diğer cephedekileri açın, böylece cereyan olmaz, ama karşılıklı hava akımı olursa daha güzel havalanıyor ev. Haftada bir havalandırmak çok yetersiz ama ev her gün havalandırılmalı.
Valla benimkiler de etkilenmiyor. Popolar donanma kadar kapı pencere onundeler. Dümdüz her yeri açıp havalandiriyorum ben de. Ev bence de her gün havalandırılması katılıyorum. Özellikle yayılan odada zaten sabah hava bir hava oluyor ister istemez.
Evi havayla yikamak en guzel temizlik. Her gun sabah kalkar kalmaz ne kadar cam pencere varsa aciyom. 1 saate yakin boyle duruyor. Belki de aliskanlikla alakasi var.cunku kediler normalde soguk konularinda bizden daha dayanikli ama sizinki soguga alismamis olabilir
Ya veteriner bir tahminde bulunmus sadece, belki de yedigi bisey dokundu.. camlari ustten falan acin aciliyosa daha az akim olur
Benim yaptığım sistem gibi hatta çok daha iyilerini yapmalısınız mutlaka cam kullanmalısınız.Kediler kokulara karşı hassaslar,plastikden ötürü bu davranışı sergiliyor olabilir.
Ben sistemi kurduğumdan beri,MaşaAllah kedim günde en a 1 su bardağı su içiyor,bazen bu ölçü 2 su bardağına çıkıyor.Su çok önemli ve sizin bu ilginiz ve alakanız için,kedinizi düşündüğünüz için çok teşekkür ederim.Çünkü vucut sisteminin en önemli kaynağı sudur,yemekden dahi daha önemlidir.
Ayriyetten kışın her canlı gibi kedilerinde su içme ölçüsü minumumdadır,sıcaklık arttıkça,bununla orantılı olarak su içme oranıda artacaktır
Birde şöyle bir konu var,benim kedim yanında biri varken su içmiyor,su şelalesi sessiz sakin yerde olmalı,ben su içtiğini,içine koyduğum su ile ve yaptığım ölçü sistemi ile ölçüyorum.
Buradaki çoğu kişinin yanlış yaptığı hatalardan biri ise odak noktalarının yanlış olmasıdır.Çiğ mama veya pişmiş et ile beslenen bir hayvanın,aldığı protein oranı fazla olduğundan,su içme oranıda fazla olmalıdır,aksi takdirde böbrek rahatsızlıklarına davetiye çıkarırsınız.Kuru mama ile beslenen kedininde protein oranı dengeli bile olsa,içeriğinde karbonhidrat,tahıl gibi gıdaların fazlalığı sebebiyle,gine aynı şekilde,su içme oranı fazla olmalıdır.Kısırlaştırılan bir hayvanın,bununla alakalı olarak,diğer hayvanlara göre,su içme oranı,çok daha fazla olmalıdır.Matisse gibi mamalar ile beslenen bir hayvanın,mama içeriği sebebiyle,pirinç ve gluten içermesinden dolayı,su içme oranı fazla olmalıdır.Pirinç ani şeker yükselmesine ve pirincin kendinde bulunan arsenik nedeniyle,vücutdaki arsenik miktarını arttıracağından,hayvanların daha fazla tuvalete gitmesine,bununla alakalı olarak,tıpkı ishal gibi su azalmasına sebep olucağından,ayrıca idrar kanallarında hastalık oluşturmasının yanında,böbrek rahatsızlıkları,diyabet gibi nedenlere sebep olucağından,hayvanların bolca su içmesi sağlanmalıdır.Gluten içeren mamaların daha fazla iştah açtığı için,yeme oranı fazla olacağından,verilen mama oranı ile bağlantılı olarak,verilen su miktarıda fazla olmalıdır.Eğer uygulanmaz ise hastalıklar hayvanınızı çok kötü etkiler.Çiğ mama veya pişmiş ete değinirsek,çiğ et veya pişmiş et verilen bir hayvanda,savunulanın aksine bir doğallık yoktur.Hayvanların doğallığı,avcılık yani taze ettir.Taze et yemeyen hayvan,etten su ihtiyacını alamaz.Bununla ilgili olarak,kuru mama gibi su içme oranına ilgi gösterilmelidir.Kuru mamalarda içerik ve vitamin gibi değerleri, analiz yapılarak belirlenir,çiğ ve pişmiş bir ette ise,bu analizleri yapmak mümkün değildir.Çiğ et veya pişmiş etle beslenen bir hayvanın,vitamin değerleri kuru mamadaki gibi analiz edilerek,hayvana doğru ölçüde verilmelidir.Aksi takdirde kansere kadar,etki gösterebilir.Çiğ et verilirken,doğal olduğunu savunanlar,vitamin ihtiyaçlarını doğal olmayan yollar ile gidermeye çalışır ve bu çok yanlıştır.Doğadaki kedi vitamin değerleri için,tablet kullanmaz.Bu sebeple vitamin değerlerini karşılamak için,taze ve canlı et verilmeli su ihtiyacını etten karşılamalı,ayrıca et kaynakları,bıldırcın,ördek,kaz,hindi,tavşan,köy tavuğu gibi canlılardan seçilmelidir.Bu kaynaklar,canlı olarak verilmeli ve vitamin değerleri yanında,hayvanın tüm ihtiyaçlarını karşılamalıdır.Bu kaynaklardan en değerlileri ise tavşan ve bıldırcın etidir,doğal avlarına en yakın olanları bu canlılardır.Tavşan kırmızı ete en yakın analiz değerlerini sunmaktadır.Ayrıca iş bu etleri vererekde bitmez,bu canlıların doğada,doğal gıdalar ile beslenmesi gerekmektedir.Yani çiftlik hayvanı olmaması gerekir.Gdo içeren gıdalar ile beslenen,gdolu etleri,hayvanımıza vererek bir fayda beklemek çok yanlış olur.Bu durum ise doğal beslenmek isteyen ve analizi yapılmayan bal ile beslenen bir insandan farksızdır.Bal sahtesi yapılabilecek en kolay üründür ama tam zıttı şekilde analizi en zor gıdadır.Analizi yapılmayan,doğal sanılan balı yemek,evde doğal olarak yetiştirilen ama tarımsal olarak kullanılan kimyasal ilaçları kullanmaya benzer.Doğal olarak kullanılan tarımsal ürünlerde dahi kimyasal kullanılmamalı,analizi yapılmalıdır.Tütün haşereler için birebir üründür.Doğal olarak,gdosuz tohum ektiğiniz ve ürettiğiniz sebze,meyvelere kimyasal ilaç kullanılarak ve doğal olmayan şekilde yetiştirilen,tütün alarak,haşare kovucu özelliği sebebiyle faydalanmak,mantıksız bir karar almak ve ürünlerinizi heba etmek anlamına gelir.Geçen gün gördüğüm matisse marka mamayı öven bir yazıda,golosinin değerleri içermediğini daha şeffaf olduğunu söylüyordu.Bu ise kesinlikle yalandır.Firmalar sapma payından ve formüllerinin çalınma durumundan dolayı,tüm ayrıntıları paylaşmazlar.Coca cola ve pepsi gibi.Ayrıca analiz değerlerinde,etden gelen değerler mevcut değildir,yani yazmaması içinde taurin olmadığı anlamına gelmiyor.Bu konulara takılmak yerine,şampuan ve parfüm gibi çokca kullanılan ürünlerin içeriklerindeki saklanan zararlara göz atmak gerekir.Kuru mamaların paketlerinin,kanser yapıcı,plastikden imal edildiğini unutmamak gerekiyor ve bunlar gıda ile teması neticesinde,hayvan ve insan vucuduna geçiyor.Kozmetik ürünlerinde parfüm içeriği çok yüksek bir oran ile yazan bir markaya şahit olmadım. İstisnalar elbette mevcut.Parfüm içeriğinde,kolonya gibi yüzlerce veya binlerce kanserojen madde mevcut.Değinilmeyen şeylerden biri ise,dezenfektan kullanımında artış sebebiyle,kendimize ve dünyaya,koronadan daha fazla zarar verdiğimiz.Bu gidişle çıkıcak hastalıkları tahmin dahi edemiyorum.Konumuz güvenmemek veya şüphe ise,insanlara bahsedilmeyen şeylerden biriside,pandemi kelimesi kıtalar arası demek değildir.Pandemi en basit manası ile tüm insanlar demektir.Sağlık örgütleri kıtalar arası diyerek,insanları paniğe sevk etmemek için, böyle söylediğini düşünüyorum. Yani korona tüm insanları etkileyecektir.Bizleri öldüren ise bu gidişle,korona değil,insanlar olacaktır.Korona yok olur gider ama bunca kimyasal atık nereye gidecek bilmiyorum.
Evde bu analizleri yapmak pek mümkün değil,son olarak ise,dediğim gibi uygulandığı takdirde en doğru beslenme,çiğ beslenmedir.Dünyada ise,dışarıdan vitamin almayarak,hayvanına ihtiyaçlarını,etden sağlatan,kaç kişi var bilmiyorum.Ben hayvanına,canlı taze et veren veya tavşan alan insanı pek görmedim.
Demek sadece benimkisi etkileniyor komşularımında Kedisi onlarınki de etkileniyor odada yalnız kalınca çok miyavlıyor ama daha da sıklaştırcam evi havalandırmayı teşekkür ederim hepinize
Bende camları açıyorum öyle daha iyi hava akışı oluyor ama bebeklerim illa o camların önünde oturucaklar hasta olurlar diye korkuyorum ama akşama kadar orta oturmayı seviyorlar :))
Aynı çocuk gibiler
Aynı öyle dışarıya çıkmaya korkuyorlar ama camdan seyretmeyi seviyorlar :D
Evet rüzgar aldığı gün hapşırmaya başlıyor maalesef. Ben de dediğiniz gibi havalandırıyorum
Soruya cevap yazabilmek için üye girişi yapmalısınız.
Uzmanlardan ve diğer üyelerden faydalı cevaplar almak için:
Yeni Soru Sor